Bir baba üç ayda otuz yıl yaşlanır mı?
.

Tülin Taylan Sezer
-Bir babanın evladını kaybetmesi, yeryüzündeki en büyük acılardan biridir. Hele ki bu kaybın ardında sır perdeleri varsa, bu acı bir ömre bedel olur. İşte bugün bir babanın yürek burkan hikâyesinden bahsetmek istiyorum. Bu hikâye, sadece bir babanın değil, hepimizin feryadıdır.
Rojin… Daha hayatının baharında, umutları, hayalleri ve belki de gerçekleştirmeyi planladığı büyük idealleri olan bir genç kızdı. Ailesi için her şeydi. Ancak o karanlık gün, Rojin’i bu dünyadan kopardı. İlk başta bir “intihar” olarak lanse edilen bu olay, kısa sürede soru işaretlerini beraberinde getirdi. Kim, neden, ne için Rojin’i hedef aldı?
Bir baba, kızının acısına dayanabilir mi? Üç ayda otuz yıl yaşlanabilir mi? Görünüşe göre evet. Çünkü Rojin’in babası, kızının ölümünün ardındaki sırları çözmeye çalışırken adeta ömründen ömür gitti. O, yalnızca adalet istiyor. Kızına ne olduğunu bilmek, bu karanlık perdeyi aralamak istiyor.
Rojin’in ölümünün ardında yatan gerçekler neydi? Bu sorunun cevabını ararken, aile bir yandan dedikodularla, bir yandan toplumun sessizliğiyle mücadele ediyor. Ancak sessiz kalmamalıyız. Bu tür olaylar yalnızca bir ailenin değil, hepimizin meselesidir. Çünkü bir genç kızın hayatı, geleceği ve umutları ellerimizden kayıp gitmiştir.
Bazı kaynaklar, Rojin’in ölümünün bir cinayet olduğunu, bunun planlı ve organize bir iş olduğunu öne sürüyor. Eğer öyleyse, bu suçun failleri kimlerdir? Bu sorular yanıtlanmadıkça bir baba, bir anne, bir kardeş asla huzur bulamayacak.
Toplum olarak sorumluluğumuz büyük. Rojin’in babasının feryadını duymazdan gelemeyiz. Adaletin yerini bulması için hepimiz sesimizi yükseltmeliyiz. Çünkü bugün Rojin için sustuysak, yarın başka bir genç kızın hikâyesinde de suç ortağı oluruz.
Adalet gecikirse, yerini umutsuzluk alır. Ve bu umutsuzluk, yalnızca bir aileyi değil, toplumu çürütür. Rojin’in adı unutulmamalı, davası karanlıkta kalmamalı. Bir babanın gözyaşları, bir annenin sessiz çığlıkları bize rehber olmalı. Çünkü Rojin için adalet, hepimiz için adalettir.
Unutmayalım: Bir babanın feryadı, insanlığın vicdanını haykırır. Peki, biz bu feryada kulaklarımızı tıkayacak mıyız?